HA ANAM HA GADIN ANAM

Merhaba değerli okurlarım. Uzun zaman oldu yazmayı bırakmıştım. Ancak insan etrafında olanlara kayıtsız kalamıyor. Kalınca da insan olamıyorsun.

Sayın Milli Eğitim bakanı açıklama yapmış. Dershanelerin adını değiştirmiş. Özel eğitim  kursları adı altında hizmet verebileceklermiş. Büyük hizmet lütfetmişler ülkemize, inan çok sevindim.

Dershaneleri kapatmak adına çıkar çakışması sonucunda karar verdiniz. Ama nedense beceremediniz. Adını değiştirdiniz. Yani akşam yemeğinde taze fasulye ve patates yemeği vardı, arttı. Tutumlu ev hanımı yemeği dökmemek adına ertesi öğünde ikisini karıştırdı ve türlü olarak sofraya koydu. Adı türlü oldu. Bu bile yararlı bir davranıştır. Ama sizin yaptığınız dershaneleri özel eğitim kurs yerleri yapmak. Yorum siz okurlarımın.

Ben oldum olası dershaneciliğe karşı oldum.  Ama istediğim kadar karşı olayım, sistem öyle oturtulmuş ki üç çocuğumu da bu moda ve para tuzağı kuruluşlara gönderdim. Ne kattı bana göre hiç. Sadece verdiğim paralarım ile daha yararlı bir şeyler yapabilirdim. Dershaneleri kapatabilmen için eğitim sistemini öyle yapılandırırsın ki, dershaneler kendiliğinden kapanır. Bir kaşık suda fırtınalar kopartmana bile gerek kalmaz. Birilerinin kuyruğu acıdı diye dershane kapanmaz. Hoş beceremediniz daha acı şekilde insanların önüne farklı ad altında sundunuz.

Bir zamanlar CMUK da böyle girdi hukuk dilimize sonrasında alt yapısı oluşmadığı için suçluları devlet savunur hale geldi ve savunanlarda bedavadan para alır hale geldi. Neyse bunun için ayrı yazmalıyız. Çünkü buda başlı başına bir dert.

Türkiye de Milli Eğitim Bakanı değişme rekoru 13 yıllık hükümet de oldu. Değişse bir şey değil kendi idaresinde bulunan bakanları farklı yöntemler denediler. Sonuç fos çıktı. Daha çok karışıklık, daha çok eğitimsizlik, daha tembel nesiller oluştu. Bir ülkeyi idare etmenin yolu kapitalist ve faşist sistemlerde karışıklık yaratmaktan geçer.

Sürekli gündem değiştirerek olaylar yaratmaktan geçer. Baktın halk yutmaz oldu ise kan ile beslenmek adına terör olaylarını körüklemek, halkı sen, ben, o, şu, bu gibi bölerekten düşmanlaştırmaktan geçer. Eğitim sistemi de bu çarpıklığın farklı versiyonu olan birinin yaptığını günü birlik yasalarla diğer gelen bakanın bozması soncunda ayıplarını örterekten halk uyutularak, uyuyan nesil yetiştirilir.

Cemaat tek lider ve yakınları çıkarlarının çakışması sonucunda dershaneler kapanması gündeme gelmiş, öğrenciler, çocuklar dalga geçer gibi oradan oraya yaprak misali savrulup durmuşlardır. Güya sevgili Milli Eğitim Bakanımız son noktayı koymuşluk edasıyla özel eğitim kurs yerleri oldu deyivermiştir.

Allah aşkına güzel halkım hala anlamadınız mı adı değişen ama bizlerin çocuklarına daha acı reçete ile sunulan kapitalist sistemin uydurmasından başka bir şey olmadığını anlamadınız mı. Hoş inançlı insanlar yönetiyor ülkeyi, dini bütün insanlar, duble yol yapıyorlar, çalıyorlar ama yol yapıyorlar. Ne olacak yani dershanelerin adı başka şekilde önümüze konmuş, yeter ki yollarımız yapılsın.

Çocuklarımızı bu yollarda yürütürüz. Aç olsak bir şey çıkmaz, duble yollarımıza ekmek banar yeriz. Birileri eğitim adı altında sunduğu sistemde biraz daha zengin olsun diye daha fazla para öderiz. Yeter ki Allah bunları başımızdan eksik etmesin. Varsın bunların sülalesi zengin olsun biz şükrederiz, oyumuzu verir, yoksulluk sınırı 3 bin 687 lira olmuş önemli değil asgari ücretle şükreder, adamların çocuklarımızın geleceğinden çalmasına göz yumarız.

Oysa her şeyimiz dediğimiz çocuklarımız için neler yapmayız demi lafa geldiğinde, eeee bu da bir şeyler yapmak ona bakarsan çocuklarımızın geleceğinden çalanlara çanak tutarak çalınmışlığa ortak oluyoruz.

Kısacası sevgili okurlarım ha anam ha gadın anam. Sağlıcakla kalın.  

Mehmet ÇAĞDAŞ