sitene türk bayrağı

   


Metin ALKAN
metin_alkan_20@hotmail.com
"RABBİN İÇİN NAMAZ KIL VE KURBAN KES" KURBAN BAYRAMI
08/07/2022
"RABBİN İÇİN NAMAZ KIL VE KURBAN KES" KURBAN BAYRAMI
Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla
Kurban, kelime olarak dilimize Arapça'dan geçmiştir. Arapçada "Udhiye" kelimesiyle ifade edilir. Kurban "yaklaşmak" ve isim olarak "kendisiyle yaklaşılan" demektir. Terim mânâsı ise: Allah'a yaklaşmak için kurban niyetiyle belirli vakitte kesilen özel hayvanın adıdır.
Kurban da zekât gibi hicretin ikinci yılında emredilmiştir. Kurban hakkında Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyurulmuştur: "Rabbin için namaz kıl ve kurban kes." Müfessirlerin bazılarına göre buradaki "namaz" bayram namazı, "kesmek" ten kasıt ise kurban bayramı günlerinde kesilen kurbanlardır. Kurban kesmenin ve kurban bayramında bayram namazı kılmanın vacip olduğuna bu ayet delil gösterilmiştir. Ayrıca Peygamberimiz (s.a) de kurban kesmiş ve kurban kesmeyi öğütlemiştir.
Kurban'ın Kısa Bir Tarihçesi: Bilindiği gibi kurban olayı Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail ile başlar Hz. İbrahim hanımı Hacer annemiz ve oğlu Hz. İsmail'i Mekke'ye yerleştirmişti. Hz İbrahim Şam'daki evinde uyurken rüyasında oğlu Hz. İsmail'i kurban kestiğini görmüştü. Hz. İbrahim bunun üzerine hemen Mekke'ye gitti ve Hz. İsmail'i annesinin yanında buldu. Hz. İsmail'e: "Oğlum! bir ip ve büyük bir bıçak al. Sonra şu vadiye gidelim de ev halkına odun toplayalım" dedi. Rabbinin kendisine rüyasından emretiği şeyden bahsetmedi.
Baba oğul Şi'b Vadisi'ne doğru yöneldikleri zaman, şeytan bir insan kılığında görünüp, Allah'ın emrini yerine getirmekten vazgeçirmek için Hz. İbrahim'in önüne geçti. Onu kandıramadı. Hz İbrahim onu kovdu. Aynı şekilde Hz. İsmail ve Hacer annemize de müdahale etmek istediyse de başaramadı. Hepsi de Allah'ın buyruğunu dinlemek ve ona boyun eğmekte birleşti. Hz. İbrahim vadide oğlu Hz. İsmail ile başbaşa kalınca ona: "Oğulcuğum, ben seni rüyamda boğazlıyor gördüm!" diyerek, kendisine emrolunanı haber verdi. Hz. İsmail: "Babacığım sana emrolunanı yap" dedi. Sonra da "Babacığım! beni kurban etmek istediğin zaman, beni iple sıkıca bağla ki benden sana karşı, bir şey isabet edip de ecrim eksilmesin. Hem seni beni boğazlamak için yatıracağın zaman, yüzü koyun yatır, alnımı yere getir. Çünkü yüzüme bakınca kalbin incelir ve bu durumun Allah'ın sana emrettiği şeyi yerine getirmene engel olabileceğinden korkarım!" dedi. Hz. İbrahim "Oğulcağızım! Sen bana Allah'ın emrettiği şey hakkında ne güzel yardımda bulundur." dedi ve onu, istediği gibi sıkıca bağladı. Hz. İbrahim bıçağı, Hz. İsmail'in boğazına bastırınca sanki bıçak bakır bir levha ile karşılaşmış gibi boğazını kesmedi, Hz. İbrahim bıçağı iki-üç defa biledi. Fakat muvaffak olamadı. O sırada yüce Allah tarafından: "Ey İbrahim! rüyana sadakat gösterdin, işte sana oğlunun yerine boğazlayacağın kurbanlık, onu boğazla!" buyuruldu.
Bu konu Kur'an-ı Kerim'de açık bir şekilde anlatılmıştır. İşte Hz. İsmail'in kurban edilmesinin kısa tarihçesi budur.
Kimler Kurban Kesmelidir? Kurban bayramında, Allah'a yaklaşmak niyetiyle kurban kesmek hür, mukim, buluğa ermiş müslüman, zengin olan kimselere vaciptir. Kurban kesmekle sorumlu olmak için İmam-ı Azam'a göre akıl ve buluğ şart değildir. Yani zengin olmaları kaydıyla çocuklar adına velileri kesebilirler. Ancak diğer bir görüşe göre de akıl ve buluğ şarttır. Zengin çocukların kurban kesmeleri gerekmez. Tercih edilen görüş de bu ikincisidir.
Yolcu olanlara kurban kesmek vacip değildir. Zira yolcu için kurban kesmekte ve etinin değerlendirilmesinde bir takım güçlükler çıkabilir.Birden fazla kişinin ortak olmasının geçerli olduğu hayvanlarda hepsinin kurban niyetiyle kesmeleri gerekir. İçlerinden birisi et maksadıyla ortak olursa, o kurban geçerli sayılmaz. Günümüzde bu konuda karşımıza çıkan önemli bir mesele de kurbanı kesmekle mükellef olacak kimsenin zenginlik ölçüsünün ne olduğudur, ilmihal kitaplarında zekât verme limiti olarak 90 gram altın veya onun para olarak karşılığı -kişinin borcunun dışında- kaydedilir.
Ancak günümüz müslümanın günlük ihtiyaçlarının dışında yaptığı harcamalarda kendisini zor duruma düşürecek lüks eşya borçlanmalarına girdiği göz önünde tutulursa, bu iş özelde kişilerin kendi vicdani muhasebelerine kalmaktadır. Fakat biz yine de yukarıda kaydettiğimiz gibi zikredilen oranda maddi birikimi olan kimseye kurbanın vacip olduğunu hatırlatıyoruz.
Kurban Olarak Kesilecek Hayvanın Türü: Kurban olarak sadece koyun, keçi, deve ve sığır cinsi hayvanlar kesilebilir. Bunların erkekleri ve dişileri kurban edilmede eşittir. Bununla birlikte koyun türünün erkeğini kurban etmek daha efdal görülmüştür.
Koyun ve keçi ya bir yaşını bitirmeli veya koyunlar yedi, sekiz aylık olduğu halde bir yaşında olanlar kadar gösterişli olmalıdır.
Etleri yenilen geyik gibi yabani hayvanlarla, tavuk, horoz, kaz gibi ehli hayvanlardan kurban kesilmez.
Bir koyun veya keçi yalnız bir kişi için kurban edilir. Bir deve veya bir sığır, birden yedi kişiye kadar ortaklaşa kesilebilir. Ortakların kesilen kurbandan haklarını götürü yoluyla değil, tartı ile ayırmaları zorunludur.
Kurban Olarak Kesilecek Hayvanın Özellikleri: Kurbanlık hayvanın şaşı, topal, uyuzlu ve deli olmasında, boynuzlu veya boynuzsuz olmasında, kulaklarının delinmiş veya enine kesilmiş olmasında, dişlerinin azının düşmüş olmasında, kurban olması yönünden bir sakınca yoktur.
İki gözü veya bir gözü kör olan, dişlerinin çoğunluğu düşmüş veya kulakları tamamen kesilmiş olan boynuzlarından biri veya ikisi kökünden kırılmış olan, kulağının veya kuyruğunun yarısından fazlası kopmuş olan hayvan kurban olarak kesilemez. Kurbanın semiz olması efdaldir. Kemikleri içinde iliği kalmamış derecede zayıf olan hayvan kurban olmaz.
Kurban Ne Zaman Kesilmelidir? Kurban kesilecek zaman, kurban bayramının birinci, ikinci ve üçüncü günüdür. Fakat birinci gününde kesilmesi efdaldir.
Kurbanlar, şehirlerde veya bayram namazı kılınan diğer yerlerde bayram namazından sonra kesilir. Bir özür nedeniyle bayram namazına gidemeyen kimse güneşin doğmasından yaklaşık bir saat geçtikten sonra kurbanını kesebilir.
Geceleyin kurban kesmek mekruh görülmüştür. Çünkü geceleyin sağlıklı bir kesim yapılması güçleşir.
Kurban'ın Kesiliş Şekli: Kurbanlık hayvan kıbleye yatırılarak ve "Bismillahi -Allahu Ekber" diyerek kesilir. Kurbanı mümkün olursa sahibi kesmelidir. Bu mümkün olmazsa işten anlayan başka bir müslümana kestirmeli ve başında bulunmalıdır. O esnada şu ayetin okunması tavsiye edilir: "inne salâtî ve nüsükî ve mahyâye ve memâtî lillahi rabbi'l-âlemîne la şerîke leh = Şüphesiz benim namazım, kurbanım ve diğer ibadetlerim, hayatım ve ölümüm âlemlerin Rabbi olan Allah içindir. Onun ortağı yoktur."
Kurbanı başkasına kestiriyorsak yalnız kurban sahibinin "Bismillahi- Allahu ekber" demesi yetmez. Kurbanı kesenin de demesi gerekir. Bir kimse kurban kesme esnasında bilerek besmeleyi terkederse kurbanın eti yenmez.
Hayvanı kesileceği yere incitmeden götürmeli, bıçağın oldukça keskin olmasına dikkat etmelidir ki, boğazlanırken hayvana fazla ıztırap verilmesin.
Kurbanın Eti, Derisi Hakkında Yapılacak Şeyler: Kurban bayramında kurban niyetiyle kesilen hayvanın etinden sahibi yiyebileceği gibi başkalarına da ikram edebilir. İsterse fakirlere dağıtabilir. En güzeli de budur. Kurbanın etini dağıtırken üçe ayırıp, bir kısmını kendisinin ve ailesinin yemesi, bir kısmını dost ve arkadaşlarına ikram etmesi, kalan üçte biri de fakirlere dağıtması en güzel şekil olarak tavsiye edilmiştir. Ancak kesen kimsenin kendi ailesi oldukça kalabalık ve ihtiyaçları varsa o halde kurbanın etini onların yemeleri için ayırabilir. Bunda da bir sakınca yoktur. Kesilen kurbanın deri, et, yün, baş, yağ gibi parçalarının satılması mekruhtur. Eğer satılırsa bile kıymetini mutlaka fakirlere tasadduk etmek gerekir. Kurbanı kestirmek için tutulan kasaba ücret olarak kurbanın derisini ve bar-sağını vermek doğru değildir. Kurbanın, zekâtta olduğu gibi kesildiği bölgeden başka bir beldeye nakledilmesi, gönderilmesi hoş görülmemiştir. Yakın çevredeki fakir ve muhtaçlara verilmesi daha doğru olur. Bir kimse vefat etmiş olan bir yakını adına kurban kesip, sevabını bağışlayabilir. Aynı şekilde etinden de yiyebilir veya başkalarına verebilir. Bir kimse kurbanı kesmek yerine parasını tasadduk edeyim dese doğru olmaz. Kurbanda Allah adına kan akıtmak esastır.
Günümüzde et satın alma imkânı hiç bulunmayan veya çok az olmak koşuluyla et alabilen yoksul aileler vardır. Kurban Bayramında kestiğimiz hayvanların etlerini fakirlere ulaştırmak suretiyle, içimizde bulunan yardımlaşma duygusu en güzel şekilde ortaya çıkarmalıyız. Çünkü Allah yolunda harcanan her şey, bizlere zevk ve mutluluk verir ve bizleri cimrilik hastalığından korur, dünya malına olan aşırı bağlılığımızı ortadan kaldırır. Fakirlerinde ellerine geçenlerden dolayı şükür çoğalır, başkalarının mallarında eğer gözleri varsa bu durum ortadan kalkmış olur. Bu sebeple bize düşen asıl görev birbirimizle olan diyalogumuzu kesmemizdir. Bu hususu Sevgili Peygamberimiz şöyle dile getirmiştir.
« مثَلُ الْمُؤْمِنِينَ فِي تَوَادِّهِمْ وتَرَاحُمِهِمْ وتَعاطُفِهِمْ ، مَثَلُ الْجَسَدِ إِذَا اشْتَكَى مِنْهُ عُضْوٌ تَداعَى لهُ سائِرُ الْجسدِ بالسهَرِ والْحُمَّى »
"Müminler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar." [ Buhârî, Edeb 27]
Kendi aralarımızda ki ziyaretlerimizin yanında hasta olan kardeşlerimizi de ve ahire göç eden kardeşlerimizi de unutmamalı, hastalarımızı ziyaret ederek onlara geçmiş olsun temennilerimizi sunmalı, kabirlerimizi ziyaret ederek orda yatanlara hayır duada bulunmalı ve Yüce Rabbimizden rahmet dilemeliyiz.
Bize verilmiş olan bu hayat en güzel şekilde tamamlanılması gereken bir zaman dilimidir. Çünkü yaşamış olduğumuz bu dünyadaki her şeyin hesabını Yüce Rabbimize vereceğiz. Bu sebeple dünya ve ahiret mutluluğunun sırrı, Yüce Rabbimizin bizlerden istemiş olduğu emirlerini yerine getirme ve yasaklarından kaçınmanın yanı sıra, İnsanlarla olan diyaloglarımızı da İlahi rahmete uygun sürdürmektir. Baki kalan bu dünyada bir hoş seda değil midir? Yunus Emre şu dörtlüğüyle bu hususu ne güzel ifade etmiştir.
Ben gelmedim davi için
Benim işim sevi için
Dostun evi gönüllerdir
Gönüller yapmaya geldim.
Bu güzel günlerde aramızdaki sevgi ve muhabbetin daim olmasını, birlik ve beraberliğimizin hiçbir zaman bozulmamasını, merhamet duygularımızın her daim canlı olmasını, büyüklerimize saygı küçüklerimize şefkat duyan nesillerin yetişmesini Yüce Rabbimden temenni ederim. Kurban bayramını tebrik eder, kendimize, Milletimize ve bütün İslam âlemine hayırlar getirmesini Yaratanımızdan niyaz ederim. METİN ALKAN
EĞİTİMCİ YAZAR

 

 



327 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ŞU AHİR ZAMANDA KIYAMET ALAMETLERİ - 31/08/2024
ŞU AHİR ZAMANDA KIYAMET ALAMETLERİ
MUHARREM AYI- AŞURA GÜNÜ ÖNEMİ VE DEĞERİ - 17/07/2024
MUHARREM AYI-AŞURA GÜNÜ ÖNEMİ VE DEĞERİ
DİNİMİZDE KUL HAKLARI - 19/04/2024
DİNİMİZDE KUL HAKLARI
ÇANAKKALE GEÇİLMEZ - 18/03/2024
ÇANAKKALE GEÇİLMEZ
ORUÇ AYI RAMAZAN'IN ÖNEMİ - 12/03/2024
ORUÇ AYI RAMAZAN'IN ÖNEMİ
İSRA VE Mİ'8AC - 06/02/2024
İSRA VE Mİ'RAC
EBU UBEYDE BİN CERRAH - 21/12/2023
EBU UBEYDİ BİN CERRAH
ORTAASYADA ANADOLUDA BALKANLARDA AVŞAR TÜRKLERİ - 24/11/2023
ORATASYADA ANADOLUDA BALKANLARDA AVŞAR TÜRKÜLERİ
NAMAHREMDEN SAKINMAK - 29/09/2023
NAMAHREMDEN SAKINMAK
 Devamı
LİDER TARIM
 
Aktif Ziyaretçi26
Bugün Toplam244
Toplam Ziyaret6754404