İshal çocuklarda ölüme sebep olabilir!
Liv Hospital Samsun Çocuk Sağlığı Kliniğinden Uzm. Dr. Mustafa Alper Aykanat, çocuklarda ishal konusu hakkında açıklamalarda bulundu.
Aykanat, “Gelişmiş ülkelerdeki hastaneye yatışların yüzde 10'unun, gelişmekte olan ülkelerdeki hastaneye yatışların yüzde 30'unun ishalli hastalıklardan kaynaklanmaktadır. İshalli hastalıklar, sadece ciddi sıvı kaybı ve ölüme yol açmakla kalmadığı gibi, aynı zamanda beslenme bozukluğu, büyüme geriliği ve gereksiz ilaç kullanımına da yol açar.
Dünya Sağlık Örgütü'nün tanımına göre günde üçten fazla sulu dışkılama, sadece anne sütü ile beslenen bebeklerde ise her zamankinden daha sık ve sulu dışkılama ‘ishal’ olarak tanımlanmıştır. İshal vakalarının çoğunun nedeni virüs kaynaklı mikroplardır. Çocukluk çağında ishal özellikle yaz aylarında sık görülür ve genellikle mide ve bağırsakları etkileyen mikroplar ile meydana gelir.
Virüs kaynaklı ishal ani başlar, ishalle birlikte kramp şeklinde karın ağrısı, iştahsızlık kusma ve hafif ateş bulguları görülür. Yaz döneminde sıklıkla karşılaşılan yaz ishali, en çok 0-5 yaş grubundaki çocukları etkiler. Anne sütü alan bebeklerde 6-7’den fazla, anne sütü almayan çocuklarda ise 3’den fazla sulu dışkılama, ishal olarak kabul edilmektedir. Sık tuvalete gitme durumunda, dışkılama sulu değilse bu tablo genellikle ishal değildir. Çocuklarda ishale kusma ve ateş eşlik ediyorsa, en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerekir. Ateşi olmayan, kusmayan, ishalli çocuklar evde tedavi edilebilir.
Önemli olan çocukta sıvı kaybı olup olmadığının takip edilmesidir. Sıvı kaybını anlayabilmek için çocuğun ne kadar idrar yaptığına ve idrarında bir azalma olup olmadığına bakılmalıdır. Kimi zaman yaz ishaline kusma da eşlik edebilmektedir. İshale kusma da eşlik ediyorsa çocuk yeterince beslenemediği ve sıvı alamadığı için vücudunda hızlı bir sıvı kaybı olabilir. Bu duruma mutlaka dikkat edilmesi gerekir” dedi.
"6 AYDAN KÜÇÜK ÇOCUKLARDA GÖRÜLEN HER İSHAL ÖNEMLİDİR"
Hastalığın olumsuz yönlerinden bahseden Aykanat, şunları söyledi:
“Rotavirüsler; tüm dünyada çocukluk çağı gastroenteritlerinde rotavirus sıklığı yüzde 25–65 arasında bildirilmektedir. Aşı ile önlenebilen en yaygın ishal nedenidir. Gelişmekte olan ülkelerde gastroenterit nedenli ölümlerin yüze 10–20’sinden sorumlu tutulmaktadırlar. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde ölümlere neden olabilir. Dünyada yılda 800 binden fazla insanın rotavirus nedeniyle öldüğü tahmin edilmektedir. Bu virüsten korunmada aşı yapılması çok önemlidir.
Şiddetli ve kanlı ishal ise oldukça tehlikeli ve antibiyotik tedavisi gerektiren ishallerdir. Özellikle altı aydan küçük çocuklarda görülen her türlü ishal önemlidir ve bu çocuk en kısa sürede hekim tarafından görülmelidir. İshaldeki en büyük tehlike sıvı kaybıdır. İshal olan çocuğun gözleri ve bıngıldağı çöker, dudakları ve ağzı kurur, daha seyrek ve koyu idrar yapmaya başlar, ağlarken gözyaşı akmaz ve uykuya eğilimi olmaya başlarsa önemli derecede sıvı açığı var demektir.
Bu durumdaki çocukların acilen hekime götürülmesi gerekir.”
İshale karşı alınabilecek yöntemler hakkında da bilgiler veren Aykanat, “Yapılan çalışmalarda anne sütü almayan bebeklerin ishale yakalanma riskinin, anne sütü alanlara göre anlamlı derece yüksektir. Bu nedenle anne sütü ile beslenmenin sağlıklı barsak florasının idamesi anlamında da önemi büyüktür. İçinde kan ve mukus olan, yüksek ateş ve şiddetli karın ağrısı ile giden ishal vakalarında ise antibiyotik gerekebilir. Doktora danışmadan antibiyotik kullanılmamalıdır.
Yapılan en büyük yanlışlıklardan birisi de ishal kesici ve bulantı giderici ilaç kullanılmasıdır. Bu tür ilaçlar ciddi derecede komplikasyonlara yol açabilmektedir. Hekim önerisi olan ilaçlar dışında bilinçli ebeveynlerin yapması gereken en önemli şey ise kaybedilen sıvının tuzlu ve şekerli sıvılarla doğal ağız yoluyla yerine koymaya çalışmak olup, ishal olmasını engellemek maksadıyla beslenmeyi bırakmak ciddi zararlar doğurur. İshal sırasında verilebilecek en uygun besinler pirinç, patates, ekmek, yağsız et, yoğurt, sebze ve meyvelerdir. Yağlı besinler, çay, meyve suyu, kola gibi çok şeker içeren içeceklerden sakınılmalıdır” şeklinde konuştu.